GÜLCAN ELLİALTI
- Sergiler
- -
Türkiye
Birimiz hepimiz hepimiz birimiz için
Bilincin varlığı ile birey hem doğadan ayrılıyor hem de bu ayrımdan rahatsız olup tekrar onunla bir olmayı arzuluyor. İnsan bir yandan kaçınılmaz olarak doğaya ait olduğunu biliyor, çünkü bireyin doğumu ve ölümü, her canlıda olduğu gibi, insan türü için de geçerli. Ancak kendi benliğinin farkında olan bilinç için ölüm, öyle doğal olarak kabul edilecek bir olgu olmaktan çıkıyor, çünkü ölüm ve sonluluk üzerine düşünebiliyor.
Bence Marx'ın bilincin evrimiyle ilgili söyledikleri, insan ve doğa ilişkisine, modern insanın bitmeyen "doğayla bir olma" çabasının kökenine ışık tutuyor. İhtiyaçlar ve ona karşılık olarak üretilen ürünler çeşitlendikçe, doğal ihtiyaçlardan ayrışma artıyor. Toplumsal ve ruhsal ihtiyaçlar geliştikçe, doğa ve bilinç arasındaki ayrışma da artıyor. Çünkü karmaşıklaşan üretim sürecinde birey, gittikçe bu süreçten koparak, kendi bilincini doğal süreçten bağımsız bir olay olarak görmeye başlar. Bilinç, ne kadar kendi başına var olan bir olay olarak görülürse, içsel dünya dediğimiz şey de o kadar dipsizleşir. Spiritüel bir arayış olarak "doğaya dönüş" arzusunda maddi etkinliklerden, üretim ilişkilerinden kopmuş bir benlik bilincini gerçekleştirme sürecidir.
Özgeçmiş: 1982 yılından İstanbul’da doğdu. 2009 yılında İSMEK’te temel fotoğraf eğitimi aldı. 2017 yılında Anadolu Üniversitesi Fotoğrafçılık ve Kameramanlık bölümünü bitirdi. TEFSAD’ta “Pavli Panayırı”, İKSV’de “Haydarpaşa’da Zaman” ve “Nefesimiz Daralıyor” gösterilerini yaptı. 2016 yılındaki BursaFotoFest’te “Kentin Sesi” adlı projesi yer aldı. Çeşitli karma sergilere katıldı.